Eren Enerjide kölece çalışma
koşullarına karşı başlatılan sendikal mücadelede Eren şirketi yasa, kanun
tanımadan 13 işçi arkadaşlarımızı işten çıkardı. Eren enerjinin bu zorbalığına
karşı DİSK’li işçilerin başlattıkları direniş 1. Ayını geride bıraktı. Tam bir
aydır Eren işçileri işlerine geri dönme mücadelesi yürüttüklerini, yaşadıkları
baskılara ve tehditlere karşı nasıl direndiklerine hepimiz her Cuma saat 16:15
de Eren şirketi kapısında şahitlik ediyoruz. Eşleri, çocukları, anne ve
babaları ile o kapıda olan işçiler her Cuma yapılan hukuksuzluğa emek dostları
ile birlikte seslerini yükseltiyorlar.
İşten atılan işçi arkadaşlarımız kısa bir süre önce içeride ki çalışma faaliyetlerinden dolayı Eren şirketi tarafından terfi ettirilmiş ve çalışmalarından dolayı da kendilerine teşekkür edilmiş işçiler. Yaptıkları işlerinde tecrübe ve deneyim sahibi olan işçiler kısacası kalifiye elemanlar ve meslek sahibi olan işçiler. Birçoğunuz şu soruyu sorduğuna da eminiz “maden bu kadar deneyimli olan işçiler, meslek sahipleri neden başka yerde çalışmıyorlar, evlerine ekmek götürmek yerine neden Pazar yerlerinde bildiri dağıtıyorlar neden her Cuma o kapıda bağırıyorlar?
Yaşadığımız
yer küçük aynı sosyal ortamlarda bulunuyor ve aynı kahveleri paylaşıyoruz. Bu
soruyu soranlarında kendi aralarında yaptıkları fısıltıları hepimiz duyuyoruz “
bu böyle gelmiş böyle gider siz mi düzelteceksiniz” “ 13 salak bir araya gelmiş bağırıyor
ekmeğinize bakın siz” “ Eren şirketinin
arkasında devlet, vali, emniyet var gücünüz yetmez” “ belediye başkanları sattı
sizi onlar sahip çıkmadan başaramazsınız” veya işçilerin haklılığını bilip
haksız işten atmalara karşı bahane üreterek “o küfür etti çıkarıldı veya zaten
çıkmak istiyorlardı kendilerine bahane buldular” gibi lafların hepsini
duyuyoruz ve açık söyleyelim hepinize gülüyoruz, gülüyoruz çünkü bizim sırrımız
tam da bura da başlıyor.
Siz
vicdanınızı rahatlatmak için dünyanın en onurlu işini yapan çocuklarının ekmek
davasına sahip çıkan işçilere korkularınızı yenemediğiniz için bahaneler üreterek
saldırıyorsunuz ya, 91 yılında madencilerin yarattığı o şanlı mirasın arkasına
saklanıyorsunuz ya, ekmekleri için mücadele eden işçilerin mücadelesini
oturduğunuz yerden küçümsüyorsunuz ya size şu gerçeği hatırlatmadan geçemeyeceğiz,
her mücadele zafer ile bitmez biliyoruz biz de eren şirketine karşı verdiğimiz mücadeleyi
kaybedebiliriz ama mücadele etmeyenler zaten yenilmişlerdir bunu iyi bilesiniz.
Siz de gerçek hayatta kaybetmişsiniz oturduğunuz koltuklarınızda bunun farkında
bile değilsiniz. İnsan olana gördüğü haksızlık karşısında susmamak yakışır.
Haksızlık karşısında ses çıkaranın sesine ses katmak yakışır. Dedik ya bizim
sırrımız da tam budur. Mücadelemizin bir yanı işe geri dönme mücadelesi olduğu
kadar bir yanı da insan kalma mücadelesidir, anlamadığınız tamda budur. Her
hafta yapılan eyleme çocuklarımızı alıp gelmemiz de bundandır zulmün karşısında
baş eğmesinler diye haksızlığa direnen bireyler olsunlar diye. Sizin
kulaklarınıza küpe olsun diye şunu da ekleyelim direniş okul gibidir, öğretir,
büyütür, direnmeyen ise çürür yok olur.
Geçen 1
aylık süreç içerisinde elbette dayanışmayı da gördük, paylaşmayı da gördük. Her
Cuma eylemlerimize gazeteci kimliği ile gelen Turgut GÜVEN, Recep ADIGÜZEL, Bahattin
ARI, Turhan ORAL, Atilla ÖKSÜZ güç veriyorsunuz, ilk günden beri bu mücadeleyi
kendi mücadelesi olarak gören Halkın Hakları Var diyen Kilimli HALKEVİ iyi ki
varsınız iyi ki bizim ilesiniz. Biz direndikçe yanımızda olan CHP emek bürosu
temsilcisi Zeki ESEN, CHP merkez ilçe başkanı Ebru UZUN ve çalışma arkadaşları,
Kilimli CHP İlçe başkanı Filiz KARADEMİR ve yönetim kurulu üyeleri ,İl meclis
üyeleri Cihat ÖZTÜRK, Birol DEMİRCİ, ADALET taleplerinin gerçek sahipleri siz
alanlarda oldukça işçiler içinde adalet sağlanacak bilesiniz. Kendisi bir işçi
olan yaşadığı şehre duyarsız kalmayıp çözüm diye çabalayan ÇAÇEV başkanı
Aydemir AKBAŞ ve engellilerin yaşama katılım mücadelesinin öncüsü Çatalağzı
engelliler der. Baş. Özcan ALBAS, verdiğimiz mücadeleye canı, kanı ile katılan
Çatalağzı Kızılay dernek başkanı Nevzat AY sizin ile soluduğumuz hava daha
güzel be. Yıllardır mücadeleci kimliği ile tanıdığımız KESK’li dostlarımız her
sıkıştığımızda yanımızda oldunuz, biliyoruz olmaya da devam edeceksiniz, Umut
biterse HAZİRAN başlar diyen arkadaşlarımız, motorları hep maviliklere süren
kolektifler bilesiniz ki sesimize ses katıyorsunuz. Her hafta açıklamamıza
gelmek isteyenleri taşıyan sesimizi tüm halkımıza duyurmaya çalışan Kilimli ve
Çatalağzı belediye başkanları çok teşekkür ederiz. Biz dayanışmayı da unutmayız
ihaneti de verdiğiniz dayanışmayı hep anlatacağız. Mesele atılan işçi
kardeşlerim diyerek yaptığımız eylem ve toplantılarda bizi yalnız bırakmayan
AKP Çatalağzı belde başkanı KEREM GÜNEŞ ve haksızlığa karşı sesinizi yükseltin
diyerek megafonunu teslim eden mahalle imamımız çok teşekkür ederiz. İlk günden beri hep yanımızda olan bize
direnme cesareti veren başta ailelerimiz ve konfederasyonumuz DİSK birlikte
kazanacağız biliyoruz.
Bizler bu
lafları ederken taşıdığımız sorumluluğun da elbet bilincindeyiz, 91 yılında
madencilerin taşıdığı o bayrak şimdi direnen eren enerji işçilerinin elinde
yükseliyor. Türkiye İşçi sınıfının
tarihine altın harfler ile yazılan büyük madenci yürüyüşü gibi verdiğimiz
mücadelede sınıflar mücadelesinde hak ettiği yeri alacak hiçbir şüphemiz yok.
Nasıl bugün Adana’da saya işçilerin başlattığı mücadele tüm saya işçilerine
ulaşarak kazanımlar ile sonuçlanıyorsa Disk öncülüğünde Eren işçilerinin
mücadelesi de siz dostlarımızın çabaları ile büyüyerek tüm Zonguldak’ı saracak ve
biz bu mücadelenin sonunda dayanışma ile paylaşma ile kazanacağız.
Yaşasın Eren İşçilerin Onurlu Mücadelesi.
Yaşasın İşçilerin Birliği.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder