11 Kasım 2017 Cumartesi

Eren Enerji işçileri: “Mağduriyet giderilmezse bu kapıya kalıcı olmaya geleceğiz”


Sendikalı oldukları gerekçesiyle işlerinden çıkarılan Eren Enerji işçileri, direnişlerinin 11. haftasında yine Eren Enerji önündeydi. DİSK/Enerji-Sen Genel Sekreteri Süleyman Keskin, işçilerin mağduriyetlerinin giderilmediği takdirde Eren Enerji kapısının önüne çadır kuracaklarını söyledi.


Her hafta cuma günü olduğu gibi Eren Enerji işçileri bu hafta da Eren Enerji önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasına Kilimli Halkevi, Öğrenci Kolektifleri ve SGDF üyeleri katıldı.
Direnişçiler adına açıklama yapan DİSK/Enerji-Sen Genel Sekreteri Süleyman Keskin “Bu çocuklarımızın haklı ekmek kavgası, onların yarınları için yürütülen bir kavga. 11 değil 111 hafta da olsa burada olacağız ve direnerek kazanacağız” dedi.
Keskin, önümüzdeki hafta konfederasyonumuzun genel merkez yöneticileri Zonguldak valisi ile bir görüşme yapacaklar “Görüşmelerden de sonuç çıkmaz ise Eren işçilerinin yaşadığı mağduriyet ortadan kaldırılmazsa bizler bu kapıya kalıcı olmaya geleceğiz, çadırımızla geleceğiz” dedi.
 Yapılan açıklama İşimizi Geri İstiyoruz, Zafer Direnen Emekçinin Olacak sloganları ile  haftaya cuma tekrar Eren şirketi önünde buluşulmak üzere bitirildi.

9 Kasım 2017 Perşembe

EREN İŞİNİ DE ÇÖZÜN ARTIK! (Turgut GÜVEN)

Geçen hafta rahatsızlığı için yazamadı. Bizden şuan kilometrelerce uzakta olsa da yüreğin kalbin bizim ile birlikte atıyor biz biliyoruz tüm direnen işçiler olarak da geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. İnanın her hafta köşenizi ayırdığınız eren işçilerinin zafer haberlerini de bu köşeden yazacaksınız.


Maden işçisi işine ve aşına yapılan bir saldırıyı şimdilik savuşturmuş gibi görünüyor. İşin aslının ne olduğu, bakanlık bürokratlarının verdikleri sözlere ne kadar sadık kalacaklarını gelecek günlerde göreceğiz.
Bu saldırı karşısında tüm Zonguldak güzel bir dayanışma örneği göstererek maden işçisine sahip çıktı.
Zonguldak’ta işine ve aşına saldırılanlar sadece TTK’da çalışan maden işçileri değil. Eren Enerjiye ait termik santrallerde sendikal örgütlenme çalışmaları nedeniyle işten çıkarılan 15 işçisininde işine ve aşına saldırıldı.
Eren işçileri 70 gündür işi ve aşı için direniyorlar. Direnmenin yanında Zonguldak’ta her emek mücadelesine koşup destek oluyorlar. Maden işçisi işi ve aşı için ocaktan çıkmayınca Eren işçileri hemen GMİS’e koşup dayanışma adına ne yapabileceklerini araştırdılar, çeşitli eylem önerileri sundular. Bu öneriler hayata geçmeden maden işçisi eylemine son verdi.
Şimdi yapılması gereken bir iş var.! Zonguldak nasıl maden işçisinin haklı davasında yanına olup, madenciye ve şehre sahip çıktıysa, aynı duyarlılığı Eren Enerjide çıkarılan işçiler içinde göstermek zorunda.
Maden işçisinin gelecek günlerde işi ve aşı için dayanışma ruhuna çok ihiyacı olacak. Yaşananlar maden işçisinede dayanışmanın ne kadar gerekli olduğunuda öğretmiş olmalı. O nedenle çevresinde verilen iş ve aş mücadelelerine duyarlı olmalı.
İşte hemen yanınızda Eren işçileri mücadele ediyor. Maden işçileri olarak Eren Enerjiden çıkarılan işçilerle dayanışma içinde olmak zorunda. Yarın Termik Santral önünde Eren işçilerine destek olup sahip çıkın.
Her Cuma günü Eren İşçilerinin haklı mücadelesine destek olma adına bana ulaşan bilgileri ve görüşlerimi bu köşeden sizlerler paylaşıyorum. Geçtiğimiz hafta yazma imkanım olmadı, müthiş bir eksiklik duydum, sınıfımın insanlarına destek olamadığım için üzüldüm. Yaptıkları eylemi takip ettim ve tavırları karşısında kendilerine saygı duydum!
Nedenide gelince!
Eren işçileri geçen hafta yine santral giriş kapısına gittiler. Ancak basın açıklaması yapmadıkları gibi, slogan atmayıp sessiz kaldılar. Çünkü Hakkari’nin Şemdinli ilçesinde güvenlik güçleriyle bölücü terör örgütü PKK mensupları arasında çıkan çatışmada Çaycumalı Piyade Uzman Çavuş Gökhan Kurak (28) şehit düşmüştü. Eren işçileri ekmek mücadelesinde şehide saygı gereği sessiz kalmışlardı.
“Siyasi iktidar bu işi çözer” beklentisinde olanlar içinde bir şeyler yazmak isterim!
AKP’li yerel politikacılar, milletvekilleri, Eren Enerjiye ait termik santrallerde işçilerin uğradığı haksızlıklar karşısında sessizliğini koruyorlar. Aynı maden işçilerine yapılmak istenen karşısında sessiz kaldıkları gibi.
Oysa seçim ve referandum günlerinde AKP’li politikacılar iş güvencesinden, sendikal örgütlenmenin önündeki engelleri kaldırmaktan bahsediyordu. İşte bu sessizliğe bürünmekle hem maden işçisini hem de Eren işçisini nasıl aldattıklarını ispatladılar. Çünkü AKP’li politikacıların hiç biri emekten, emekçiden yana değil, o nedenle bunlardan hiç bir şey beklenemez.
DİSK üst yönetimi geçtiğimiz günlerde Zonguldak Valisi Sayın Ahmet Cinar’dan görüşme talebinde bulunmuştu. Vali Cinar Perşembe günü DİSK yöneticileriyle görüşecek. Muhtemelen Eren işçilerinin işe iadesinin gündeme geleceği bu görüşme sonrasında dilerim beklenen sonuç alınır.
Eren işçileri yarın (Cuma) 16.15 de yine santral önünde olup, basın açıklaması yapacaklar. Eren işçilerine yapılan bu haksızlık Çatalağzı ve Muslu beldelerinde yaşandı ve devam ediyor.
Çatalağzı ve Muslu belde belediye başkanları CHP kimliği taşıyor ve beldelerinde herkesin gözleri önünde yasa dışı bir santral çalışıyor ve bu santralin patronu Emir Eren 15 işçiyi işten çıkarıyor.
Her iki belde de yaşayanlar ve Eren işçilerinin haklı mücadadelesini yakından takip eden bir çok aklı başında insanın ortak düşüncesi şu! Çatalağzı ve Muslu belediye başkanları ellerindeki yetkiyi kullansınlar Eren Enerjide işten çıkarılan 15 işçi bir haftada işlerine geri döner.
Çatalağzı ve Muslu Belediye Başkanları top sizde.! Bu haksızlığa en kısa sürede son vermek zorundasınız.
TURGUT GÜVEN

8 Kasım 2017 Çarşamba

Her Cuma Aynı Kapıda (Hakan KÜÇÜK)

Hakan KÜÇÜK yazdı. Direnen işçiler olarak kalemine sağlık diyoruz.

Her Cuma, seslerinin gücüne sözlerinin gücünü katıp ekmeklerinin yolunda koşar adım fırlıyorlar yataklarından da aynı kapının önünde buluştuklarında dostça sarılıp birbirlerine, bizim gözümüzün içine bakıyorlar bir anıt gibi. Gözlerimizi kaçırıyoruz onlardan da bir ayna gibi günün ışığını yansıtan gözlerimiz iki küçük çukura dönüşüyor yüzümüzde; içimizden ölüyoruz!
Her Cuma; sevgilerini, sevdiklerini, anılarını, acılarını evlerinde bırakıp çıkıyorlar yollara… Yok diyorlar vazgeçmek, kazanana kadar! Tarih kazananların propagandasıdır sonuçta, onların öykülerini yazmıyor hiçbir kitap, yeniden yazmak için kitapları bir daha ki Cuma gününde buluşmaya sözleşiyorlar!
Her Cuma evden attıkları ilk adım sonraki hayatlarından bir kayıp değil, hatta hayata anlam veren bir kanal buluyor da yeşertiyor umutsuzluğun çiçeklerinin bahçesine yeni bir hayatı! Tarih dedim ya kimin elindeyse kılıç onu yazıyor, umudun yolundan da gelir birileri diye ayak izlerini bırakıyorlar arkalarında; yürüyorlar kapı açılana kadar!
Her Cuma evet her Cuma; yalnız bırakıldıkları her Cuma, bize küsmedikleri her Cuma, bizden vazgeçmedikleri her Cuma, ekmeklerini bırakmadıkları her Cuma, inat etmekten vazgeçmedikleri her Cuma, Eren Kapısı’nda her Cuma!
Yer altında kardeşleri nasıl aşındırdılarsa imkansızlıkların duvarlarını, işte öyle aşındırıyorlar açılmayan kapıları; açana dek!
Açılana kadar gerilip bir dalga gibi yeniden çarpıyorlar kapılara, sonra yeniden! Kapıyı açarlar mı diye beklemiyorlar, zira kimse açamaz onlardan başka kendi kanallarının oyuklarını… Kapıları kendi elleriyle açana kadar yılmıyorlar, geri adım atmıyorlar… İstemiyorlar hiç kimsenin lütfunu… Lütfetmek bir yukarıdalıktır çünkü, kendilerinden yukarısı da aşağısı da yok; biliyorlar!
Kendi yolunu kendi yaratanlardan korkanlar, korkuyorlar istikametlerinden… Arta kalan zamanlarında kafa yoran adamlar bunlar, asırlık kökleri olan ağaçlar gibi adamlar bunlar, vazgeçmeyi bilmeyen adamlar bunlar, kendinden başkasını da sevebilen adamlar bunlar!
Gücün yanında yer alanların dostluğu, güç yitirilene kadar sürer… Yokluğun kıyısında dostluğunu bölüşüp hayatı ortak edenlerin dirayeti de ömürden ömüre sıçrar devam eder. Bu gün Eren İşçileri olur adları, yarın madenciler… Ne farkeder… Sonuçta üzüm gibi ezildikten sonra hepimiz aynı şarabız!
Ne denir başka bilmem… İyiler kazanacak!
Etiketler:

7 Kasım 2017 Salı

Yaşasın Sınıf Dayanışması.....

Mücadele başladığımız ilk günden beri işçi sınıfın ilerici tüm değerlerini yaşatmaya çalıştık Eren Enerji'nin karşısında verdiğimiz ekmek kavgasında. İşçilerin birliği esastır dedik ve bu hassasiyet ile çalışmalarımızı yürüttük aynı hassasiyeti taşıyan işçi kardeşlerimizde bizleri yalnız bırakmadılar.


Eren Enerji'de güvencesizliğe karşı açmış olduğumuz bayrak ülkenin dört bir yanında bizim ile aynı koşullarda çalışan işçi kardeşlerimiz tarafından takip edildiğini biliyorduk. Yapmış olduğumuz hak arama eylemleri ile sesimizi önce dostlarımız duydular ve sesimize ses verdiler.


İzmir'den, Artvin'den, Trabzon'dan ve Gümüşhane'den haklı mücadelemizi destekleyen mesajlar gönderen dostlarımıza teşekkür ederiz. Yürüttüğümüz işe geri dönüş mücadelemizde bizleri yalnız bırakmadınız. Sınıf dayanışması adına en güzel cevaplardan birini verdiniz.



Şundan hiç bir şüpheniz olmasın sizlerin desteği bizim ile birlikte oldukça kendimizi daha güçlü hissediyoruz ve ülkenin dört bir yanında Eren işçilerin vereceği zafer müjdesini bekleyen dostlarımızın da hiç bir şüphesi olmasın BİZ KAZANACAĞIZ. 



6 Kasım 2017 Pazartesi

Direnişimiz de Yalnız Bırakmadınız Yalnız da Değilsiniz.


Eren Enerji'de yürüttüğümüz direnişimiz de bizler ile dayanışma içerisinde olan sınıf kardeşlerimiz çocuklarının geleceği için, ekmekleri için yerin altındalar.


Gün dayanışma günü, gün birlik günü, gün güvencesizliğe karşı ortak mücadele günü. Eren'de direnen işçiler madenci kardeşlerini ekmek mücadelesinde yalnız bırakmamak için 07.11.2017 Salı günü saat 17:20 de Disk Genel-İş binası önünde buluşarak GMİS'de nöbet tutan işçiler ile dayanışmaya gidiyoruz.

Tüm dostlarımızı direnen işçiler ile dayanışmaya güvencesizliğe karşı tek yumruk olmaya çağırıyoruz.
 
                                                                                                  DİRENEN EREN İŞÇİLERİ
                                                                                                       (DİSK/ENERJİ-SEN)